Kardiyak arrest vakalarında sağ kalımı artırmanın en iyi yolu etkili bir eğitimden geçer. Kanıta dayalı eğitim modelleri bu noktada kritik önem taşır. Bu modellerin kullanılması sağlıkçı ve halktan kurtarıcıların performansını artıracak böylelikle sağ kalım sonuçlarını olumlu olarak etkileyecektir. Bunlar olmadan kurtarıcılar bilgi yığınları arasında kaybolacaktırlar. Eğitim modellerinin özellikleri bilginin öğrenciye nasıl ve ne şekilde verileceğini belirleyen kilit noktalardır.

2020 AHA kılavuzu kardiyopulmoner resüsitasyon (KPR) eğitimi ile ilgili önerilerini 10 başlık altında toplamıştır;

   1. Düzenli pratik ve uzmanlaşmaya yönelik eğitim

Bilgi ve becerilerin korunması için kısa süreli tekrar seanslarından oluşan pratikler ve uzmanlaşmaya yönelik eğitim geleneksel kurs temelli eğitime eklenmelidir. Uzmanlaşmaya yönelik eğitim modeli uzmanlık becerilerinin test edildiği belli geçme standartlarına dayalı, belirli bir gruba yönelik programlı ve geri bildirimli pratiklerden oluşan bir eğitim modeli olarak tanımlanmıştır. Bu modelin beceri edinme ve performansı geliştireceği düşünülmektedir. 

   2. Uygun aralıklarla pekiştirici eğitim

Sadece klasik yoğun eğitimler yerine resüsitasyon kurslarına belli zaman aralıklarına dağıtılmış sık kısa tekrarlardan oluşan pekiştirici oturumlar özellikle bilgi ve becerinin korunmasında fayda sağlayacaktır. Ancak oturumların uygun ve eşit dağıtılması beraberinde de öğrencilerin tam katılımının sağlanması çok önemlidir.

   3. Halktan kurtarıcıların eğitimi

Ortaöğretim ve lise öğrencilerine yüksek kaliteli KPR uygulama eğitimleri verilmelidir. Öğretmen eşliğindeki klasik eğitimlerin video temelli kendi kendine öğrenme şekilleriyle kombine edilmesi klasik eğitici temelli kurslara alternatif olarak önerilmiştir. Eğer kurs imkânı yoksa kendi kendine eğitim de kullanılabilir. Yapılan çalışmalarda kendi kendine eğitim de klasik eğitim kadar etkili bulunmuştur ve eğitimi daha geniş kitlelere yayabilmek için çok faydalıdır.

   4. Yerinde eğitim

Klasik eğitimin yanı sıra gerçek hastaların bakıldığı ortamlarda simülasyon temelli eğitimlerin eklenmesi mantıklı görünmektedir. Daha gerçekçi oldukları için bu tip eğitimde (kombine veya tek başına simülasyon) daha iyi ve hızlı performans sonuçları alındığı gözlenmiştir. Hatta belki de simülasyon bazlı eğitimlerin eski tip eğitimin yerine geçmesi düşünülebilir. 

   5. Sanal gerçeklik ve oyun ile öğrenme

Her ne kadar pahalı da olsa hem halk hem de sağlıkçılara yönelik KPR eğitiminde sanal gerçeklik ve bilgisayar programlarının kullanılmasının öğrenme, beceri kazanma ve korunmasında olumlu etkisi olduğu görülmüştür. İmkân varlığında eğitimde kullanılmaları düşünülebilir.

   6. Halktan kurtarıcılar için opioid overdozu eğitimi

Amerika Birleşik Devletlerinde opioid overdozuna bağlı ölümlerin iki kattan fazla arttığı saptanmıştır. Yapılan çalışmalarda özellikle bu tip ilaçları kullananlar ve yakınlarının bu konuda eğitim aldıklarında yüksek doz alım farkedildiğinde nalokson kullanımını arttığı görülmüştür. Bu yüzden Nalokson kullanımı da dâhil olmak üzere halktan kurtarıcıların opioid overdozu karşısında yapılacaklar hakkında eğitim almaları mantıklı bulunmuştur. Ülkemizde o kadar yaygın olmasa da yavaş yavaş bu tip ilaçların kullanımı artmaktadır ancak şu an için nalokson ülkemizde sağlık çalışanlarının bile ulaşılabildiği bir ilaç değildir. Her şeye rağmen bizim de eğitimlerimize bu konunun eklenmesi makul görünmektedir.

   7. Eğitim eşitsizlikleri

Özellikle sosyoekonomik düzeyi düşük kesimlere eğitim sağlanmasına önem verilmelidir. ABD de yapılan çalışmalarda bu tip kesimlerin yaşadığı bölgelerde KPR eğitiminin daha az verildiği aynı zamanda halktan kurtarıcılar tarafından yapılan KPR uygulamalarının da çok daha az olduğu fark edilmiştir. Özellikle de kadın cinsiyetteki kardiyak arrest vakalarına müdahalenin muhtemel toplumsal sebeplerden dolayı (cinsel taciz olarak nitelendirilmesinden korkma vb.) belirgin az olduğu görülmüştür. Bu tip bölgelerdeki kadınların arrest durumlarında sağ kalımlarının da dolayısıyla belirgin düşük olduğu gözlemlenmiştir. Bu konuya özellikle önem verilmesi vurgulanmıştır.

   8. Acil Sağlık Hizmetlerindeki sağlıkçıların KPR uygulamalarının incelenmesi 

Hastane öncesi acil sağlık hizmetlerinde çalışan sağlıkçıların ne kadar KPR yaptıkları, sayılarının ve uygulamalarının yeterli olup olmadığı gibi konuların incelenmesi tavsiye edilmektedir. Bu sonuçlara göre eğitim stratejileri geliştirilmesi ve gerekli personel desteğinin sağlanması da önerilmektedir. 

   9. İleri Kardiyak Yaşam Desteği (İKYD) Kurslarına katılım

Tüm sağlık çalışanlarının İKYD veya dengi bir kursa katılmaları önerilmektedir. 

   10. Halktan kurtarıcıları teşvik etme

Halktan kurtarıcıları KPR yapmaya teşvik etmek için KPR eğitimlerinin, KPR’ nin öneminin vurgulanmasının ve sadece göğüs basısı ile KPR yapma (Hands-Only CPR) konusunda bilgilendirmelerin artırılması önerilmiştir.