Sevgi Her Şeyi Çözer




 

Eskiler hep derler ya; ”Sevgi her şeyi çözer.” diye. O kadar doğru, o kadar değerli, o kadar uygulanması gereken bir cümle ki... Kısacık ama uzun uzun uygulanması gereken bir hayat kodu...

Sevgi her şeyi çözer... Çözmüyorsa biliniz ki iletişim dili yanlıştır. 

Çünkü bilirsiniz, saf sevgi her şeyi çözer. Her şeyi şifalandırır. Tüm ilişkileri, tüm anlaşmazlıkları, tüm kavgaları...

Sevgi başa geçince, öteki istekler başlar vızır vızır onun çevresinde dönmeye.

-Platon

Pek çok kişi, iş ve aile hayatı arasında bir denge kurmakta zorlanır. Kimi zaman iş yoğunluğundan dolayı sosyal yaşamın keyfini çıkaramayacak kadar yorgun ve bitkin hissedersiniz. Bunun yansıması sadece kişinin kendisine olsa kendi etti kendi buldu der geçersiniz. Oysa bizim ile beraber yol alanlarda payını alır bu negatif ortamda. Ailemiz, iş arkadaşlarımız…

Kendinizi iyi hissettiğinizde daha iyi bir eş, daha iyi bir anne/baba ve daha iyi bir çalışan olursunuz. Kendinize zaman ayırmak, keyifli bir ruh haline sahip olmanızı sağlayacaktır.

Bir gün, çocuğum doğdu. O dünyaya geldiğinde, yetişmem gereken uçaklar ve ödenmesi gereken faturalarla meşguldüm. Ben uzaklardayken yürümeyi öğrendi. Konuşmayı da öyle. Ve biraz büyüdüğünde “Senin gibi olmak istiyorum baba.” demeye başladı.

İş yerine telefon açıp, “Baba, eve ne zaman geleceksin?” diye sorardı ikide bir. “Ne zaman geleceğimi bilmiyorum, oğlum. Ama geldiğimde birlikte güzel bir vakit geçireceğimizden emin olabilirsin.

Yıllar öylece geçip gitti. Oğlum 10 yaşına geldi. Ona güzel bir top aldım. “Top için teşekkürler baba! Haydi oynayalım.” Dedi. Ancak ben “Bu hafta sonu tamamlaman gereken işler var. Bugün olmaz, haftaya, tamam mı?” dedim. “Tamam” dedi. Fakat yüzündeki gülümseme eksilmedi. “Büyüyünce, baba dedi, ben de senin gibi olmak istiyorum.

Yıllar öylece geçip gitti. Oğlum önce ilkokuldan sonra liseden sonra üniversiteden mezun oldu. Bu durumda, diğer birçok baba gibi benim de söylemem gereken bir şeyler vardı. “Seninle gurur duyuyorum, oğlum. Gel, şöyle biraz oturalım, sana diyeceklerim var.” Dedim. Başını salladı ve gülümseyerek: “Arkadaşlara sözüm var baba.” Dedi. “Arabanın anahtarlarını verebilir misin? Sonra görüşürüz, olur mu?”

Yıllar öylece geçip gitti. Emekli oldum. Artık bol bol vaktim vardı. Oğlum ise başka bir şehirde iyi bir iş bulmuştu, orada yaşıyordu. Bir gün ona telefon ettim. “Eğer sence de uygunsa, hafta sonra buraya gel de hasret giderelim.” Dedim. “Sevinirim baba.” Dedi. “Bir bakayım, müsait bir vakit bulabilirsem, gelirim. Ama şu sıralar işlerim çok yoğun. Fakat seninle görüşmeyi ben de istiyorum, baba.” “Peki, ne zaman gelirsin oğlum?” “Ne zaman olur bilmiyorum, baba. Şimdi bir iş görüşmem var. Ona yetişmem gerek. Sonra ararım seni. Geldiğimde birlikte güzel vakit geçireceğimizden emin olabilirsin.

Ve telefonu kapattığımda, oğlumun çocukluk hayalini gerçekleştiğini anladım.

Örnek aldığı babasına benzediğini.

Büyüyünce tıpkı babası gibi olduğunu.

“Ağaç yaş iken eğilir.”

Madde her şey değildir. Madde esir aldığında yetiririz her güzelliği. Gülmek mucize olur işte o zaman. Ya farkına varırız ya da…

Eşyadan yana zengin ama zamandan yana yoksul yeni birey, yaşama zamanının yokluğunda çalışmanın ziyan ettiği hayatını parayla telafi edeceğini zannediyor. Oysa mutluluk insanın maddeci değerlere daha az önem vermesi, buna mukabil hayatını içsel/tinsel değerler etrafında inşa edebilmesiyle mümkün. Bütün değerler sayıya gelmez, para da her şeyi satın alamaz. Satın alınamayan şeyler hayatın özünü teşkil eder. Aldığımız nesnelerin bize sahip olmasına direnmeliyiz. Ivır zıvır tarafından ele geçirilmeye hayır demeliyiz. Sahip olmayı, olmanın önüne koyan maddeci zihniyetle bir meselemiz olmalı. Para, parayla ilgili dertleri çözer; günümüzün sorunu insanların parayla ilgisi olmayan dertleri parayla çözmek istemesinde. Parayla içten bir gülümsemeyi, sevgi veya özsaygıyı satın alamazsınız.

YENİDEN İNŞA ZOR DEĞİLDİR!

Bir pano veya mobil cihazlar kullanarak her bir aile üyesinin takvimini eş zamanlı hale getirin. Hafta sonunda bir saat ayırarak bir sonraki haftanızı planlayın, herkese planlarını sorun, ek bir aktivite /etkinlik varsa bunları programa dahil edin. Böylelikle hem her şeye karşı hazırlıklı olursunuz hem de beklenmedik olayları önleyebilirsiniz. Bu da size zaman kazandırarak evinizde geçirdiğiniz sürenin verimliliğini artırır.

Haftada bir veya iki kez, yalnızca ailenize ayıracağınız bir akşamüstü/akşam etkinliği planlamayı deneyin. Bu, birlikte bir yapboz yapmak, yürüyüşe çıkmak veya kutu oyunları oynamak gibi bir etkinlik olabilir. Önemli olan ailenizin onların yanında olduğunuzu ve onlara zaman ayırdığınızı bilmeleridir. Birlikte akşam yemeği yemek de bağ kurmak için harikadır. Yemek süresince, herkes o gün içinde yaptıklarını paylaşabilir.

Aile içi iletişim ve güçlü bağlar neden mi çok önemli?

Sevgili Anne ve Babalar,

Çocukların kendisiyle barışık, başarılı bir çocuk olması için anne-babasına ihtiyaç vardır. Ailesi ile ilişkisi kuvvetli bir çocuk, karşı cinse nasıl yaklaşılacağını bilir. Aile sevgisinin verdiği güven, çocuğun kendisini daha güçlü olmasını sağlar. Ailesinin desteğini her daim yanında hisseden bir çocuk kendisine daha çok güven duyar, öz güveni artar.

“Kızını dövmeyen, dizini döver.” Bu söz yerine çocuğu ile doğru iletişim kurmayan, yalnızlığı ile dertleşir demek daha doğru olur bence. Çocuklar, gelişirken anne babalarının rehberliğine ihtiyaç duyarlar. Görülmek ister her çocuk, birey olduğunun fark edilmesini ister.

Çocuklara, onları dikkate aldığımızı hissettirmek, onları daha sağlıklı karar alan ve doğru davranış şekilleri geliştiren bireyler kılar.

Dövmek, bağırmak... Bunların bıraktığı izler ile dünyamızı cehenneme çeviren sayısız hastalıklı tipler ile sarılı her yanımız. Sadece kafanızı kaldırın ve bu söz üzerine sorgulayın: Evinizi, mahallenizi, şehrinizi, ülkenizi ve dünyanızı...

Çocuğunuz ile aranızdaki iletişimi güçlendirmek için:

  • Önemli bulduğunuz değerler ile ilgili bir problem yokken dahi konuşun.
  • Problemleri çözmek için güç kullanmayın çünkü ilerleyen yıllarda problemin çözümünde daha fazla çaba sarf etmek zorunda kalırsınız.
  • Aile rutinlerini her zaman önemseyin. Herkes masaya oturduğunda yemeğe başlamak, yemek boyunca gün hakkında sohbet etmek, yemeğiniz bitse de masadan kalkmamak ve sohbete devam etmek.
  • Karşılaştırma yapmayın. Başarılı olduğu başka alanlar üzerinde yoğunlaşın...
  • Konuşmak ve birbirinizi dinlemek için zaman ayırın. Bunu yapmanın en kolay yolu drama içerikli oyunlar ve geziler olabilir.
  • Öfke, neşe, hayal kırıklığı, korku ve endişe dahil olmak üzere her türlü konu hakkında konuşmaya açık olun.
  • Çocuğunuzun beden dilinin size söylediklerini dinlemeye ve anlamaya çalışın.
  • Problemleri birlikte çözmeye çalışın. Çocuğunuz bir sorunla karşı karşıya kaldığında ona yardımcı olmaya çalışın.
  • Çocuğunuza her zaman doğruları söyleme konusunda cesaretlendirin ve destekleyin. Bunu yaparken de çocuğunuzu överek ona dürüstlüğün önemini vurgulayın.
  • Eleştiri ve suçlama yapmaktan kaçının. Eğer çocuğunuzun yaptığı bir şeye kızıyorsanız, neden tekrar yapmaması gerektiğini söyleyin.
  • İyi bir rol model olmak gerekir çünkü çocuğunuz sizi izleyerek sizin gibi davranır ve konuşur. Çocuğunuzla ve ev içerisinde saygı çerçevesi içerisinde konuşmak çocuğunuzun iletişimini olumlu yönde etkiler.
  • Odasını toparlayan çocuk, ileride kendisi için doğru seçim yapmayı da öğrenir.
  • Yaptığı yanlış, uygun dil ile anlatılan çocuk, hatalarını kapatmak için yalan ve bahane üretmez.
  • Aile bütçesinden haberdar olan çocuk kendisine ayrılan bütçeye razı olur ve saygıda kusur ortadan kalkmış olur.
  • Aç kalınca istediğini vermezseniz yetinme duygusu gelişir.
  • Çocuk sizi oyuna çağırdığında, bekletmeyin, görmemezlikten gelmeyin.

Çocuk, dünyasına açılan o kapıyı bir süre sonra kapatacak, kulaklıklarını takacak ve artık ne kadar zorlasanız da o kapıyı açmayacaktır...

ÖNEMLİ!

Akademik destek istediğiniz noktada olamayabilir. Çocuğa verilmiş doğru sorumluluk bilincinin en büyük yatırım olduğunu unutmayınız!

Sevgi, hayatımızın her alanında ihtiyaç duyduğumuz şüphesiz en önemli duygulardan biridir. İnsanlara güven duygusunu hissettiren ve doğru davranışlara vesile olan en güçlü duygunun sevgi içerikli doğru iletişim becerisi olduğunu unutmayınız!

Sevgi ile yoğrulmuş güçlü bireylerden oluşan sağlıklı yarınlarda buluşmak duasıyla.


İlgili Etiketler

İlgili etiket bulunamamıştır.


Bu makale 11.11.2024 19:08:32 tarihinde eklenmiş ve toplam kere okunmuştur.


Hava Durumu


Piyasalar