Sağlık Sistemi Acillere Emanet




 

Covit pandemisi döneminde acil servisler gerçek kimliği ile sadece acil olan hasalara hakkıyla baktı ve pandemi dönemini alnının akı ile başarılı bir şekilde geçirdi. 

Ancak pandemi, bitti acil servisler dolup taşmaya başladı. Peki, bunların hepsi acil vaka mı? Tabi ki cevap “HAYIR”

Polikliniklerden randevu alamayanlar, gündüz işleri olduğu için hastaneye gece gelmek zorunda olanlar, işlerini hızlı yaptırmak isteyenler vb. nedenlerle acil servisler dolup taşıyor.

Peki, önümüzde 10 günlük uzun bayram tatili var, hem poliklinikler kapalı, kronik hastalar acil servislere hücum edecek. Akraba ziyaretleri nedeni ile uzun yollarda meydana gelen kazalar acil servislere gelecek. Kurban keserken yaralanan, elini kolunu kesen hastalar da acil servislere gelecek. Zaten dolu olan Acil Servislerin iş yükü yaklaşık olarak %50 daha fazla artacak ve tüm sorunlar acil servislerde çözülmeye çalışılacak.

Bayram tatilinin on güne uzatılması her ne kadar kamu çalışanlarında memnuniyet uyandırıp yurt içi turizm sektörünün hareketlenmesine katkı sağlamış olsa da çoğumuzun aklına gelmeyen sıkıntılara da neden oluyor. Devlet dairelerinin on gün gibi uzun bir süre kapalı kalması işleyişin aksamasına ve yığılmalara sebep oluyor. Bu durum özellikle sağlık kurumlarında ciddi ve geri dönüşü olmayan problemlere yol açabilmekte. 

Resmi tatillerde devlet hastanelerinde maalesef poliklinik hizmetleri verilmiyor. Bununla beraber toplum sağlığı merkezleri, aile sağlığı merkezleri,  verem savaş birimleri, halk sağlığı laboratuarları gibi gündüz açık olan birinci basamak sağlık kuruluşları da kapalı oluyor. Üniversite hastanelerinde de durum çok farklı değil; poliklinikler çalışmıyor beraberinde öğrencilere ve üniversite çalışanlarına poliklinik hizmeti veren mediko sosyal birimleri de kapalı….

Peki, bayram tatili boyunca hasta olanlara ne olacak? Neyse ki ülkemiz genelindeki tüm acil servisler 7-24 kesintisiz hizmet vermekte! Ancak adı üstünde acil tedavi gerektiren hayatı tehdit edici ani gelişen durumlar için uygunlar... Tabi buraları da tatilden ötürü tam kapasite ile çalışamamakta, sadece nöbetçi sağlık personeli bulunmakta ve hastanelerin diğer bölümleri de kapalı veya nöbetçilerle çalışmakta. Peki diğer hastalar nereye başvuracak? İşte bu noktada sıkıntılar başlıyor… 

Maalesef tatil boyunca acil olmayan hastaların başvurabileceği bir devlet kurumu yok. Yani ilacı biten hastalar, kronik şikâyetleri olanlar, kontrole gelmesi gerekenler, tetkik edilenler, tedavileri düzenlenme aşamasında olanlar, hayati tehlike oluşturmayan basit şikâyetleri olanlar, tetkik ve tedavileri için özel uzmanlık dalı hekimlerine ihtiyacı olanlar, yine tanı ve tedavi için uzman görüşü ihtiyacı olanlar ve bunlar gibi birçok hasta ne yazık ki beklemek zorunda. Parası olanlar biraz daha şanslı çünkü özel sağlık kuruluşlarında tatil uzatılmıyor ve poliklinik hizmetleri devam ediyor. Ancak oralarda bile tam kapasite çalışılmıyor. 

Sadece acil servislerin açık olması ve de hastanelerin diğer birimlerinin tam olarak çalışmaması ciddi bir hasta yığılmasına sebep oluyor. Bu durum da gerek fiziksel mekân gerek çalışan personel gerek de tıbbi malzeme açısından kapasitenin üzerine çıkılması ile sonuçlanıyor. Ayrıca diğer servislerde sadece nöbetçilerin olması sebebiyle taburculuk işlemleri çoğu zaman yapılamıyor, dolayısı ile yeni gelen hastalar için yer açılamıyor. Yatış ihtiyacı olanlar acil serviste sedye üzerinde tedavi almak zorunda kalıyor. Yine ana laboratuarlar ve görüntüleme üniteleri kapalı olduğu için ayrıntılı tetkikler ve filmler istenemiyor. Bu da hastaların tanı konma sürecini uzatıyor. Yine sevk ihtiyacı olanlar işlemlerin devamı için kurumların açılmasını beklemek zorunda kalıyor. 

Bunların dışında da tatil olmasından ötürü sosyal aktivitelerin artması ile trafik kazaları, özellikle çocuklarda düşmeler, kurban bayramında kesi vakaları, ramazan bayramında şeker komaları, kalp krizi vakaları gibi acil durumlarda belirgin artış oluyor. Nitekim yaptığımız bir çalışmada uzun bayram tatilinde gelen hasta sayısında %32’lik bir artış olmasına rağmen hasta yatış oranında artış olmayıp minimal bir azalma bile olduğunu, travma ve trafik kazası vakalarında anlamlı artış olduğunu bununla beraber dahili vakalarda da artış olduğunu saptamıştık. 

Tüm bunlar acil servislerde ciddi bir yoğunluk oluşturuyor ve acil olmayan hastaların kalabalığı acil hastalara verilmesi gereken hizmetin aksamasına sebep oluyor.

Bunlar nasıl önlenebilir?  Sağlık çalışanları tatil yapmasın mı? Sağlık çalışanlarının da bayram tatiline gitme hakkı var tabi ki ancak sağlık hizmetlerinin kesintisiz verilmesi de üzerinde önemle durulması gereken bir konu. Sağlık hizmetlerinin aksaması ölüm, sakatlanma gibi ciddi sonuçlar doğurabileceğinden ötürü devamlılığın uygun şekilde sağlanması öncelikli olmalıdır. Bu yüzden tatillerin uzatılması özellikle sağlık kurumları için uygun değildir. Eğer illa uzatılacak ise de hastanenin poliklinik, servis, görüntüleme ve laboratuar birimlerinin tam kapasite olmasa bile çalışır durumda tutularak acil servis kalabalığının önüne geçilmelidir. Ancak bu şekilde acil hastaların yeterli ve kaliteli sağlık hizmeti alması sağlanabilecektir. 


İlgili Etiketler

İlgili etiket bulunamamıştır.


Bu makale 9.7.2024 15:26:24 tarihinde eklenmiş ve toplam kere okunmuştur.